Mplus Türkiye’den Türkçe destekli yapay zekâ hamlesi: Buzzeasy!
Müşteri deneyiminde çeyrek asırlık uzmanlık, yapay zekâ ile yeni bir döneme giriyor
Bu yıl 25’inci yılını kutlayan Mplus Türkiye, müşteri deneyimi sektörünün yapay zekâ entegrasyonuyla önümüzdeki çeyrek asırda yaşayacağı dönüşümün altını çiziyor. Şirket global pazarda, yüzde 40’lık bir otomasyonla dahi 420 milyar dolarlık ekonomik bir fırsatın ortaya çıkabileceğine dikkat çekiyor. Bu vizyon doğrultusunda geliştirilen, Türkçe dil destekli konuşma tabanlı yapay zekâ platformu, klasik çözümlerin ötesine geçerek müşteri deneyiminde yepyeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Teknolojiyi insan odaklı bir anlayışla harmanlayan bu yenilik, hem operasyonel verimliliği artırıyor hem de kurumların dijitalleşme süreçlerine stratejik katkılar sunuyor. Türkiye’ye özel entegrasyonlarıyla global çözümlerde eksik kalan noktaları tamamlayan bu platform, dijital zekâyı insan dokunuşuyla birleştirerek fark yaratıyor.
Mplus, geliştirdiği Türkçe dil destekli konuşma tabanlı yapay zekâ platformuyla yalnızca yerel pazara değil, küresel müşteri deneyimi ekosistemine de katkı sağlıyor. Yerel NLP (Doğal Dil İşleme) altyapısıyla donatılmış bu çözüm, Avrupa ve ABD gibi pazarlarda da rahatlıkla uygulanabiliyor. Klasik yapay zekâ uygulamalarının ötesine geçen bu sistem, müşteri deneyimini sadece dijitalleştirmekle kalmıyor; insan odaklı hâle getiriyor. Mplus Türkiye, bu platformla yapay zekâyı yalnızca bir araç değil, insan dokunuşunu kaybetmeden akıllı çözümler üreten bir iş ortağı olarak konumlandırıyor.
Avrupa ve MENA bölgesinin müşteri deneyimi alanındaki öncülerinden biri olan Mplus, Türkçe destekli konuşma tabanlı yapay zekâ platformunu kamuoyuna tanıttı. İletişim merkezi ve müşteri deneyimi süreçlerini dijitalleştiren bu platform; sesli ve yazılı bot çözümleri, e-posta yanıt sistemleri ve içerik öğrenme altyapısıyla bütünsel bir dönüşüm sunuyor. Sadece hızlı ve kişiselleştirilmiş hizmet sağlamakla kalmayan bu sistem, müşteri memnuniyetinde yüzde 20’elere varan artış, ortalama çağrı süresinde yüzde 30’a varan azalma gibi somut faydalar yaratıyor. Platformun öğrenen altyapısı, kullanıcı etkileşimlerinden elde ettiği verilerle kendini sürekli geliştiriyor ve her temas noktasında daha etkin hizmet sunarak şirketlere zaman ve maliyet avantajı sağlıyor.
Platform, şirketlerin müşteri temsilcisi başına düşen eğitim ve işlem süresini düşürüyor
Mplus’ın güçlü Ar-Ge ve teknoloji ekipleri tarafından geliştirilen platform, 7 gün 24 saat kesintisiz destek sunarak çok kanallı iletişimde esneklik sağlıyor. Türkçe dil desteği, yerelleştirilmiş çözümler üretme kapasitesiyle Türkiye pazarına yüksek uyum sağlarken; aynı zamanda ölçeklenebilir yapısıyla Avrupa ve ABD gibi pazarlarda rekabet avantajı sunuyor. Platformun sunduğu otomasyon yelpazesi sayesinde müşteri temsilcisi başına düşen eğitim ve işlem süresi yüzde 17-20 oranında azalıyor. İçerik öğrenme yetkinliğiyle kendini sürekli geliştiren bu sistem, öngörülebilir ve kişiselleştirilmiş hizmet standardını da mümkün kılıyor. Müşteri deneyiminde sürdürülebilirlik, ölçülebilirlik ve insan odaklılık ilkeleriyle hareket eden Mplus Türkiye, teknoloji odaklı çözümleriyle şirketlerin dijital dönüşüm yolculuğuna yön veriyor.
“Buzzeasy ile 360 derece müşteri deneyimi sunuyoruz”
Müşteri deneyimi alanında 25 yıllık uzmanlığa sahip olan Mplus Türkiye, yalnızca dış kaynak hizmeti sağlayıcısı olarak değil, aynı zamanda teknoloji ve danışmanlık alanında da stratejik bir çözüm ortağı olarak konumlanıyor. Şirketin geliştirdiği yapay zekâ destekli konuşma tabanlı platformu Buzzeasy, müşteri deneyiminde bütünsel bir dönüşüm sunuyor. Mplus Türkiye ve MENA CEO’su Banu Hızlı, “Yapay zekâ destekli sistemlerimizle sürdürülebilir ve ölçülebilir müşteri deneyimi modelleri geliştiriyoruz. Uçtan uca müşteri operasyonları yönetimi, danışmanlık ve teknoloji çözümlerimizle şirketlerin süreçlerini daha verimli, maliyet etkin ve müşteri odaklı hale getiriyoruz,” diyerek dönüşüm vizyonunu özetliyor.
Hızlı, Mplus Türkiye’de yapay zekânın insan kaynağını ikame etmek yerine güçlendirmek amacıyla konumlandırıldığını vurguluyor: “Bugün kural bazlı süreçlerin yüzde 37’si otomasyonla yönetiliyor. Hedefimiz, bu oranı yapay zekâ ile yükselterek insan kaynağını daha karmaşık ve yüksek katma değerli görevlere yönlendirmek.” Yapay zekânın bilgiyle donatılmış bir dijital asistan gibi çalıştığını belirten Hızlı, bu sayede müşteri deneyiminin daha akıllı, daha hızlı ve daha etkili hale geldiğini ifade ediyor.
Mplus Türkiye’nin, MENA bölgesinde de büyüme stratejisi sadece dijitalleşmeyle sınırlı değil; Tunus, Gürcistan ve Mısır gibi pazarlarda da aktif olarak faaliyet gösteren şirket, global hizmet kapasitesini artırıyor. Hızlı, Afrika gibi fiziksel varlığın hâlen önemli olduğu bölgelerde dahi, yapay zekâ destekli çözümlerle bu paradigmaların dönüşebileceğine dikkat çekiyor. Buzzeasy, insan gücü ile yapay zekâyı bir araya getiren hibrit modeliyle, geleceğin müşteri deneyimi anlayışını bugünden inşa ediyor.
“Buzzeasy, global ürünlerdeki eksik noktaları tamamlayarak fark yaratıyor”
Mplus Türkiye & MENA Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ogan Atasagun, konuşma tabanlı yapay zekâ platformlarının müşteri hizmetleri alanında gerçek bir dönüşüm sağladığını vurguladı. Türkçe dil desteğiyle yerel pazara tam uyum gösteren Buzzeasy platformunun yalnızca yanıtlayan değil, aynı zamanda anlayan ve sürekli öğrenen bir sistem olduğunu belirten Atasagun, “Türkiye’ye özel entegrasyonlarımız sayesinde global çözümlerde eksik kalan alanları tamamlıyoruz. Yapay zekâyı, şirketlerin iç süreçlerine entegre edilmesi gereken stratejik bir iş ortağı olarak değerlendiriyoruz,” dedi.
McKinsey’in raporuna göre, global müşteri operasyonlarının yüzde 40’ı otomasyonla dönüşebilir durumda; bu da yaklaşık 420 milyar dolarlık bir potansiyel anlamına geliyor. Bu dönüşümün önemli bir kısmı, doğrudan Mplus Türkiye’nin uzmanlık alanı olan müşteri hizmetlerini kapsıyor. Türkiye merkezli insan kaynağı ve gelişmiş canlı çeviri çözümleri sayesinde, küresel pazarda daha yüksek gelirli hizmetler sunulabiliyor. Yazılı iletişim kanalları — chat, e-posta, sosyal medya — üzerinden geliştirilen çözümlerle Türkiye’nin sesi dünyaya taşınıyor; bu da Türk yeteneklerinin yalnızca yerelde değil, küresel ölçekte de değer üretmesini sağlıyor.
Bugünün müşterileri, klasik IVR sistemlerinden ve basit chatbotlardan sıkılmış durumda. Buzzeasy’nin sunduğu sistem, müşterilerin tüm yazılı ve sesli kanallardan yaptığı başvuruları merkezi bir yapay zekâ motorunda birleştiriyor. Bu motor, statik ve dinamik kurumsal verilerle entegre çalışarak her müşteriye kişiselleştirilmiş ve akıllı yanıtlar sunuyor. Mplus, yalnızca mevcut pazarlarda rekabet etmeyi değil, aynı zamanda yeni pazarlar yaratmayı da hedefliyor.
“Yapay zekâ çözümleri alanında dünyanın en büyük oyuncularından biri olmayı hedefliyoruz”
Atasagun, teknolojiyi kullanırken insan odaklılıktan uzaklaşmadıklarını, “Yüksek teknoloji + yüksek insan teması” stratejileriyle gösterdiklerini ifade etti. Bu yaklaşımla hem çalışanların tekrarlayan iş yükünün hafiflediğini hem de müşterilere daha hızlı ve doğru çözümler sunabildiklerini belirtti.
Bu vizyon doğrultusunda, bugün Türkiye’nin önde gelen kuruluşlarıyla birlikte 17 ayrı projeyi eş zamanlı yürütüyorlar. Karar alma süreçlerinin ve teknoloji geliştirme faaliyetlerinin kalbinin Türkiye’de attığını belirten Atasagun, sundukları çözümlerin yalnızca bir yazılım değil, sahadan gelen verilerle beslenen ve ölçeklenmiş başarı örneklerine dayanan sistemler olduğunu vurguladı.
“Mplus olarak kullanıcı ihtiyaçlarına doğrudan dokunuyoruz”
Müşteri etkileşiminin merkezine yerleşen bu platformun, iş süreçleriyle entegre şekilde çalıştığını belirten Atasagun, “Rakipler çoğunlukla teknik süreçlere temas ederken, biz sahadaki milyonlarca müşteri etkileşiminden elde ettiğimiz içgörülerle gerçek ihtiyaçları tespit ediyoruz. Kendi geliştirdiğimiz teknoloji ve süreç deneyimimizle müşterilerimizin tek bir noktadan bu hizmetleri almalarına olanak sağlıyoruz.
“Teknoloji geliştirme faaliyetlerimizin kalbi Türkiye’de atıyor”
Müşterimizin ihtiyaçlarını derinlemesine inceleyerek doğru kaynak planlaması yaptıklarını ifade eden Atasagun, bu bütünsel yaklaşımın 25 yılı aşkın sektör tecrübesine dayandığını belirtti. Bugün 15 bin kişilik global ekibin 9 bini Türkiye’de görev yapıyor ve ülkenin sunduğu sektör çeşitliliği, yapay zekâ çözümlerinin sahada test edilmesi ve sürekli gelişimi için eşsiz bir fırsat sunuyor.
