Sosyal Medya

Güncel Teknoloji

TAİDER Aile İşletmeleri Derneği’nden Yapay Zeka Paneli…

TAİDER Aile İşletmeleri Derneği son zamanlarda tüm dünyanın gündemini meşgul eden yapay zeka ile ilgili İstanbul’da “Yapay Zeka Diyalogları: Back to the Future” adıyla bir panel düzenledi.

TAİDER Aile İşletmeleri Derneği’nden Yapay Zeka Paneli…

 

“Aile Şirketlerinde Dönüşüm ve Yeniden Doğuş İçin Fırsat”

 

TAİDER Aile İşletmeleri Derneği son zamanlarda tüm dünyanın gündemini meşgul eden yapay zeka ile ilgili İstanbul’daYapay Zeka Diyalogları: Back to the Future” adıyla bir panel düzenledi. İstanbul Maslak’ta EY Genel Merkezinde gerçekleştirilen panelde işletmelerin yapay zeka ile dönüşümleri, yapay zekanın iş yapış süreçlerine entegrasyonu, girişimciliğe, şirket kültürüne etkileri gibi pek çok konu tartışıldı. TAİDER’in yapay zeka alanın da gerçekleştirdiği ilk panelde, aile işletmelerinin bu alanda farkındalığı arttırıldı.

 

TAİDER Aile İşletmeleri Derneği, teknolojinin hızla geliştiği günümüz dünyasında yapay zeka gelişmelerine ayak uydurmak ve rekabet avantajlarını sürdürebilmek için “Yapay Zeka Diyalogları: Back to the Future” adını verdiği paneli 27 Mart 2024 Çarşamba günü İstanbul’da gerçekleştirdi. İçerik Küratörü ve TAİDER Üyesi Gökçe Gülcüler moderatörlüğünde, EY Türkiye Yapay Zeka Hizmetleri Lideri Reyzi Devrim Pamir ve Boğaziçi Ventures’tan CEO Barış Özistek’in katılımlarıyla gerçekleşen panelde, yapay zekanın günümüzdeki konumu ve mevcut kullanım alanları ele alındı. Toplantıda, yapay zeka teknolojisinin şirketlerin verimliliğini artırma amacıyla sunduğu birçok fırsata da dikkat çekildi. Veri analizi, iş analitiği, operasyonel kolaylık gibi yapay zekanın şirketlere sağladığı fırsatlar ele alınırken, müşteri memnuniyetini artırma ve işletme performansını iyileştirme potansiyeline de değinildi.  Yapay zekanın günümüz iş dünyasında yapıcı, dönüştürücü ve yıkıcı etkilerinden bahsedildi. Panelde katılımcıların panelistlere yönelttiği sorularla etkileşimi yüksek bir etkinlik gerçekleştirildi.

 

Panelin açılış konuşmasını yapan EY Ortağı ve Teknoloji Danışmanlık Lideri Berna Yıldız “Dijitalleşmenin hızını ve teknolojinin gelişimini görmek büyük bir heyecan yaratıyor. Özellikle yapay zeka gibi yenilikçi teknolojilerin her alanda giderek daha çok karşımıza çıkıp, daha fazla önem kazanması, iş dünyasında büyük değişimlere yol açıyor. Aile şirketlerinin, özellikle dijital dönüşümle birlikte teknolojinin sunduğu fırsat eşitliğinden yararlanarak, daha kaliteli ve daha hızlı yeni iş alanlarına adım atma fırsatına sahip olduğunu görüyoruz. Bu yüzden teknoloji ile rekabet halinde olmayıp, onunla iş birliği içerisinde olmalıyız” dedi.

 

Sürdürülebilirliği sağlamak için geleceği doğru anlamalıyız”

 

Yapay zeka kullanımının aile işletmelerindeki sürdürülebilirlik üzerindeki önemini vurgulayan TAİDER Yönetim Kurulu Başkanı Fatma Olten  “Teknoloji, inanılmaz bir noktaya ulaştı. Artık bir telefonla bile her şeyi yönetebilecek seviyeye geldik. Biz aile işletmeleri derneklerinin önceliği, aile içinde birlik ve işletmede sürdürülebilirliktir. Bu bağlamda, en önemli odak noktamız nesilden nesile geçiştir. Sürdürülebilirliği sağlamak için, geleceğin nereye gittiğini anlamamız gerekiyor. Eğer teknolojinin gerisinde kalıp geleceğin yönünü doğru bir şekilde değerlendiremezsek, nesilden nesile aktarımı başarılı bir şekilde gerçekleştiremeyiz” diye konuştu.

 

Yapay zekanın bir yıkım ve yeniden doğuş süreci olduğuna değinen panel moderatörü İçerik Küratörü ve TAİDER Üyesi Gökçe Gülcüler yapay zekanın günümüzde yarattığı büyük hızlı değişimlerin aile şirketleri için bir dönüşüm aracı haline geldiğini belirtti.  Gülcüler, “Bu hızlı değişim genç nesiller arasında endişe yaratıyor çünkü bu noktada aile mirasının korunması konusundaki belirsizlikleri ortaya çıkıyor. Yeni nesil, bu değişim sürecinde iletişim sorumluluğunu üstleniyor. Durumu doğru bir şekilde analiz etmek, dünyada ve yapay zeka alanındaki gelişmeleri takip etmek, aile şirketlerinin sürdürülebilirliği için kritik bir önem taşıyor. Bu süreçte, genç nesillerin yapay zeka ve teknolojiye dair bilinçlenmesi önemli bir adım haline geliyor, bu sayede gençler ailelerine yapay zeka ve teknolojik gelişmeler hakkında bilgi aktarımı sağlayıp, onları daha iyi bir şekilde yönlendirebiliyor” dedi.

 

Dönüşümün gerisinde kalanlar, rekabetçi ortamda ayakta kalamayabilir”

 

Yapay zeka gibi önemli bir teknolojinin aile işletmeleri için sağlayabileceği fırsatları değerlendiren EY Türkiye Yapay Zeka Hizmetleri Lideri Reyzi Devrim Pamir “ Teknolojinin hızla ilerleyişi, bilgiye erişimi daha da kolaylaştırarak büyük bir değişim sürecine yol açıyor. Özellikle yapay zeka gibi teknolojilerin gelişmesiyle birlikte, gelecekte çok daha büyük değişimlerin yaşanacağını öngörmek mümkün. Bugün şirketler, giderek yapay zeka odaklı teknoloji şirketlerine dönüşme eğiliminde ve ileride tamamen yapay zeka odaklı şirketler haline gelecekler. Bu dönüşüm, hemen hemen her sektörde etkili olacak. Ancak bu değişim beklenenden hızlı bir şekilde gerçekleşebilir ve kendini dönüştürmekte geç kalan şirketler, rekabetçi ortamda ayakta kalamayabilirler. Bu nedenle, işletmelerin dijitalleşme ve yapay zeka gibi teknolojik yeniliklere uyum gerektiğinin farkında olmaları önemlidir” dedi.

 

Yapay zeka gün geçtikçe insan seviyesine ulaşıyor”

 

Türkiye’nin yenilikçi girişim sermayesi şirketi Boğaziçi Ventures CEOsu Barış Özistek ise, yapay zeka panelinde çarpıcı tespitlerde bulundu. Yapay zekanın insan seviyesine ulaşmasının yakın olduğunu vurgulayan Özistek, sürece hazırlıksız yakalananların büyük bir yıkım yaşayacağını ifade etti. Özistek,

“Teknoloji günümüzde aşırı hızlı ilerliyor. Bu sebeple yapay zekanın insan seviyesine ulaşması 2030 yılında gerçekleşebilecek bir gelişme olarak öngörülüyor. Yapay zekanın hızla ilerlemesi aile işletmeleri için de önemli bir fırsat ve aynı zamanda riski barındırıyor. Yapay zekayı, süreç iyileştirmekte kullanmak bu işletmelere büyük fayda sağlayabiliyor. Süreç iyileştirme, maliyeti azaltırken, iş verimliliğini artırıp kaliteyi de yükseltiyor.  Ancak, yapay zeka kullanmak sadece mevcut işleri daha iyi hale getirmekle sınırlı kalmıyor. Gerçek bir dönüşüm yakalamak isteyenler süreç iyileştirmekle ilgilenmeyip, işin temelini sorgulayarak yeni ve daha yenilikçi yaklaşımlar geliştiriyor”  dedi.