Sosyal Medya

Mobil Uygulamalar

TouchApp “influencer” ve “mahremiyet” kavramını değiştiriyor

TouchApp CEO'su İslam Faisal, Ana akım sosyal medya platformlarının çoğunda sahte yaşam tarzlarının hüküm sürdüğünün, yapay ve gerçekçi olmayan deneyimlerin ticari araçlara dönüştüğünün altını çizdi...

Değer odaklı sosyal medya platformu, “influencer” ve “mahremiyet” kavramını değiştiriyor

Araştırmalar kullanıcıların yaklaşık %48’inin sosyal medyayı aile ve arkadaşlarıyla temas kurmak amacıyla kullandığını gösterirken, platformlarda paylaşılan bilgi ve verilere ilişkin endişeler artıyor. 5 kişiden dördünün, sosyal medyada paylaştıkları verilerin mahremiyeti hakkında endişeli oldukları görülüyor.

Güncel araştırmalar, sosyal medya platformlarının yıllar sonra dahi temel işlevini ve değer vaadini koruduğunu gösterdi. Hootsuite ve We Are Social’ın yılın ortasında yayımladığı rapor, katılımcıların %47,6’sının sosyal medyayı arkadaşlarıyla ve aileleriyle temasta kalmak için kullandıklarını gösterdi. Kullanıcılar, yıllar içinde veri ihlalleri, kişisel bilgilerin rıza olmadan ticari amaçlı kullanımı gibi suçlamalarla karşı karşıya kalan sosyal medya platformlarından vazgeçmese de, veri güvenliğine ve mahremiyete ilişkin endişeler arttı. Verizon tarafından yapılan bir araştırmada 5 kişiden dördünün sosyal medya gizliliği konusunda endişeli olduğu görüldü. Kullanıcıların gerçekten değer üretebilecekleri ve ortak ilgi alanlarındaki kişilerle bir araya gelebilecekleri bir sosyal medya platformu deneyimi sunmak için kurulan TouchApp, mahremiyet endişelerini ortadan kaldırarak platformu kişiselleştirmek için yeni özellikler geliştirdi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan TouchApp CEO’su İslam Faisal,

“TouchApp’i temiz bir paylaşım deneyimi sunan, odağına benzer ilgi alanlarındaki kişilerin etkileşimini alan bir platform olarak tasarladık. Çok yakında yayına alacağımız yeni özelliğimizle, platformun küresel çapta benzer yaşam görüşlerini paylaşan insanlarla bağlantı kurma yönünü koruyarak, kullanıcıların kişisel yaşamlarını da uygulamanın içine mahremiyet çerçevesinde entegre ediyoruz” dedi.

Kullanıcılar diledikleri içerikleri yalnızca aile ve arkadaşlarıyla paylaşabilecek

Daha önce 10 bini aşkın içeriği topluluk değerlerine uymadığı gerekçesiyle silen ve daha gerçekçi bir dijital paylaşım kültürü amaçlayan TouchApp, geliştirdiği yeni özellikle platforma kişisel bir boyut kazandırmayı hedefliyor. TouchApp’in her yeni özelliğinde gerçek hayatla kurulan bağı esas aldığını hatırlatan İslam Faisal, “Kullanıcılar sosyal medya platformlarını arkadaşları ve aile üyeleriyle bağlantıda kalabilmek için kullanıyor. İki ay içinde küresel çapta kullanıma sunmayı planladığımız yeni özelliğimiz, TouchApp kullanıcılarına bu ihtiyaçlarını kişisel hayatlarının mahremiyetini tüm topluluktan uzak tutarak giderme olanağı sunacak. Yeni özellikle kullanıcılar, bir yandan diledikleri içerikleri benzer dünya görüşlerine ve yeteneklere sahip oldukları toplulukla paylaşırken, daha özel içeriklerini yalnızca yakın çevreleriyle paylaşmayı tercih edebilecek” dedi.

Influencer kavramının anlamını değiştiriyoruz”

Ana akım sosyal medya platformlarının çoğunda sahte yaşam tarzlarının hüküm sürdüğünün, yapay ve gerçekçi olmayan deneyimlerin ticari araçlara dönüştüğünün altını çizen TouchApp CEO’su İslam Faisal, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:

“Bu durum gelir modellerini ve internetin sunduğu potansiyel değeri de zayıflatıyor. 5 kişiden ikisi sosyal medya şirketlerinin kişisel verileri üzerinden kazanç sağlamasından rahatsızlık duyarken, 3 şirketten ikisi (%67) influencer dolandırıcılığı konusunda endişeleniyor. TouchApp olarak yeni güncellememizle mahremiyetin yanı sıra topluluk liderlerini destekleyecek bir adım da atıyoruz. Toplum için gerçek hayatta değer üreten içerik üreticilerini birer topluluk lideri olarak konumlandırmayı ve influencer kavramının anlamını değiştirmeyi hedefliyoruz. Gelir paylaşımı modelimizle nitelikli içerik üreticilerini finansal olarak desteklerken, TouchApp topluluğu faydası ve değeri yüksek daha çok içeriğe erişebilir hale gelecek. Türkiye’de öğretmen, akademisyen, yazar gibi meslek gruplarından kimseleri internetin yoğun veri akışında daha da görünür kılan bu model kapsamında halihazırda 30’dan fazla kişiyi destekliyor ve bu sayıyı artırmak için sabırsızlanıyoruz.”